AYLAK DERGİ

VURAL ARLIER

Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım ..

Şarkılı İbret 28 tablo 

Sevgili Ulvi Uraz kendim buradayım ama aklım sizlerde son provaları yaptığınız şu sıralarda yanınızda olabilmeyi ne kadar isterdim Aydın Bey bana textin son şeklini sizin küçük reji notlarınızla yollarsa minnettar olurum şarkıları ne yaptınız? hepinizin gözlerinden öper başarılar dilerim prömiyeri 7 ekime alabilir miyiz?  

14 Eylül 1964 tarihinde Haldun Taner Almanya’dan böyle sesleniyor Ulvi Uraz’a oyun ismi Gözlerimi Kaparım Vazifemi yaparımdır. Kendi kişisel arşivimdeki bu kartpostal Ulvi Uraz ve Haldun Taner’in ne kadar uyumlu çalıştıklarının göstergesidir. Başka bir mektubunda ise Haldun Bey son düzeltmeleri yapar oyunda kimler yoktur ki Metin Akpınar Zeki Alasya Tuncer Necmioğlu Hikmet Karagöz Ercan Yazgan Alev Koral.

13 Şubat 1921 yılında Ankara’da doğar Ulvi Uraz baba adı Fevzi anne adı Feriha dır bazı kaynaklarda baba adı yazar Murat Uraz diye geçer o bilgi tamamen yanlıştır. Anakara Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü 1943’te bitirdi. Aynı yıl Tatbikat Sahnesi’nde Shaskpere’in Julius Caesar oyununda sahneye çıktı. 1948’de Ahmet kutsi Tecer ‘in Köşebaşı oyunundaki “Beybaba” yorumuyla dikkati çekti. 1949’a değin Tatbikat Sahnesi’nde, daha sonra da Ankara Devlet Tiyatrosu’nda çalışırken bir yandan da konservatuvar da ders Verdi. Eşi Piyanist Selçuk Uraz ile Fransa’ya devlet tarafından gönderildi ülkeye geri dönüşlerinde (TKP) üyesi oldukları gerekçesiyle tutuklandılar. Tutuklananlar arasında Ruhi Su da vardır.Ruhi Su yakın arkadaşlarıdır Ulvi Uraz Barış Yolu dergisine yazı hazırlamak mali kaynak sağlamak ve dergisinin adreslere teminini sağlamak Fransaya gitmeden önce ve Fransada iken de gizli komünist faaliyetlerine katıldığını ifadesinde belirtir 12 kasım 1952 ile 27 nisan 1954 yılları arasında tutuklu kalır eşi ile bu cezaevi sürecinde kendilerini yalnız bırakmayan bir isim vardır Mina Urgan dır,Urgan anılarında ^’’  Harbiye’de tutuklu olan Ulvi Uraz ve eşi Selçuk Uraz’ı, haftada bir gün ziyaretlerine gidecek kimseleri olmadığını bildiği için, Ulvi Uraz’ın anne bir kardeşi olduğuna dair muhtardan sahte belge düzenleyerek, gerekli izni temin ettiğini anlatır. “ 

Nazım Hikmet açlık grevinde iken grevi bitirmesi için imza verenler arasında ismide vardır onu üzen olaylardan biri de Orhan Veli Kanık’ın 1950 de ölmesidir bir gün eve gelir “ Orhan Öldü ‘’ diye üzülerek kendisini bütün gece odasına kapatır Baba Fevzi bey demir yollarında şeftir ve o işletmede memur olarak çalışan bir isim vardır Melih Cevdet Anday.

Anday, 20 Nisan 1988 tarihinde “Cumhuriyet” gazetesinde de yayımlanan konuşmada şöyle anlatacaktır:
“Şiirlerimiz varlık dergisinde çıkmıştı, Ben o zaman Devlet Demir Yolları’nda çalışıyordum. Orhan Veli bir gün yeni çıkan ‘Varlık’ dergisini getirdi ve bizim şefin önüne koydu, Bu kişi ak­tör Ulvi Uraz’ın babasıydı. Şiir adı altında çıkan bu yazıları okuduktan sonra bana ‘Üzülmeyin, yavaş yavaş öğrenirsiniz’ dedi.” 20 Nisan 1998

Haldun Dormen Tiyatrosunda İzzet Günay Altan Erbulak Ayfer Feray Turgut Boralı Yılmaz Gruda ile Gazebo isimli oyunda ve Cengiz Hanın Bisikleti oyununda oynar ve yine Küçük Sahnede ilkez Nina oyunu ile sahneye çıkar .1961 yılında Dostlar Tiyatrosu Ulvi Uraz topluluğunu kurar ve Haldun Taner’in yazdığı Günün Adamı ile perdelerini açar.

Pastav Ulvi Uraz tiyatrosu isimli dergiyi çıkartarak Ulvi Uraz Tiyatrosu’nu 1964 yılı Haziran ayında kurar Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım Yalova Kaymakamı Hadi Öldürsene Canikom Kartal Tekmesi Bekçi Murtaza Utanmaz Adam Günün Adamı Zabit Fatma’nın Kuzusu Hababam Sınıfı Rıfat Ilgaz, Aziz Nesin, Refik Erduran Orhan Kemal Haldun Taner gibi isimlerle çalışır. Yerli oyunlar hep repertuarında olur .

Ulvi Uraz devletin yasaklı ve sakıncalısı olarak kalmıştır onun halkçı emekçiden yana olan duruşu ve sol kimliği hep mimli olmasına neden olmuş turne yaptığı illerde bunun karşılığını görmüştür .1965 yılında Konya’da Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım oyunu ve Hababam Sınıfı oyunu oynatılmak istenmiş izin verilmemiştir,1966 yılında ekip Kırıkkale de taşlanmış aynı yıllarda dönemin Genel Kurmay başkanı Hababam Sınıfı oyununu yasaklatmak için gazetelere açıklamalar yapmıştır.6 Nisan 1970 Yılında Elâzığ Maden de Murtaza oyunu oynanmış sonrasında Elazığ Halk Eğitim merkezinde oynanmak için Elazığ merkeze geçilmiştir. Bu ülke topraklarında bir Cuma Namazı Hutbesinde bir tiyatrocu ismi Ulvi Uraz hakkında ileri geri konuşulmuş hakkında fetva verilmiştir.8 Nisan 1970 Yeni Harput gazetesi 4419 numaralı sayısında Ulvi Uraz hedef gösterilmiş ve aynı akşam oynayacakları oyun polis eşliğinde oynanmışlardır. Ulvi Uraz kendi döneminin okuludur nice öğrenci yetiştirmiş tiyatroya kazanmıştır ‘’ artiz mektebi ‘’ diyebiliriz tiyatrosuna Zeki Alasya Seden Kızıltunç ve İhsan Yüce’nin Ulvi Uraz tiyatrosunda oynadığı Yaz Bitti oyununda dekor yapmıştır, Kemal Sunal hem oyunculuk yapmış hem bir çok oyunun sahne amirliğini yapmış tutanaklarını tutmuştur 25 Mayıs 1974 yılında aramızdan ayrılmıştır nice eser oyun oyuncu kazandırarak tiyatromuza .25’nci sanat yılını kutlayan Ulvi Uraz için arkadaşları şu kelimeler ile anlatmıştır kendisini .

27 Mayıstan sonra özgürlüğünü ilan edip Site Tiyatrosunda Dost Oyuncular Topluluğunu kuran veya saklanmış Türk oyunlarını oynamak yürekliliğini ilk gösteren Ulvi Uraz ve nihayet kendi adını taşıyan Tiyatroda kapılarını yerli oyunlara ardına kadar açan, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım’ la, Zabit Fatma’nın Kuzusu ile, Hababam Sınıfı ile, Ben Devletimle, İspinozlarla, Masalarla Türk seyirciye, Türk eserlerini sevdirme çabasının en ateşli partizanı Ulvi Uraz.

Bu yirmi beş yıl içinde kaç oyun oynamış, kaç piyes sahneye koymuş, hesabını tutmadım, ama yakından izlediğim, çoğunun içinde birlikte bulunduğum için çok iyi bildiğim bir şey var: Ulvi Uraz birçok yazara imkân verdi. Oyununu oynatıp yüreklendirdi. Aşırı bir alçak gönüllülük içinde, onlara bilmedikleri pek çok şeyleri, şöyle hiç önemsemez görünüp, söz gelişi konuşur gibi, öğretmeye çalıştı. Rejisör yazar iş birliğini özleyen bir tiyatrocu olarak yazarı provalara aldı, fikir danıştı. Ben şahsen ger çek tiyatronun kulisten yazılması gereğini Ulvi Uraz’la birlikte çalışmaya başladıktan sonra daha iyi anladım. Sade kendi oyunlarımı sahneye koyduğu zaman değil, onun her çalışmasından yeni bir şeyler öğrenmeğe, oyunu oyuncu açısından görmek, değerlendirmek bakımından yeni bilgiler edinmeğe çalıştım.

Ulvi Uraz bu süre içinde birçok da oyuncu yetiştirdi. Çoğu genç, ilk olarak onun sahnesinde halkın önüne çıktı. En çekingenlere bile ağabeyce, babaca, tatlı dille, şaka ile hocalık etti. Kadın erkek genç ihtiyar her rolü üşenmeden, bütün ayrıntıları ile öylesine oynayarak, tartışarak. Bir sürü oyuncu da başka topluluklardan ona geldikten sonra birden kendilerini, yeteneklerini tanır oldular. Alev Koral , Suzan Ustan , Celile Toyon , Metin Akpinar , Zeki Alasya , Müjdat Gezen , Ahmet Gülhan , Ali Yalaz , Kay han Yıldızoğlu , Ayberk Çölok , Füsun Erbulak , Urazın rahleyi tedrisinden geçerken başarılı oyunlara yönelenlerin sadece ilk akla geliverenleridir .

Görülüyor ki, bu yirmi beş yıl boyunca pek boş durmamış Uraz. Gerçi saçları şimdi biraz daha seyrekleşmiş ve kırlaşmış, nüfus ka gıdı belki biraz daha rengini atmış ama, gücü, dinamizmi, morali, neşesi , ve tiyatro sevgisi ilk günkü gibi şaşılacak bir tazelikte kalmış . Bunun sırrı mı dediniz? Sır filan değil. Çok sevildiği zaman, tiyatro, insanı yıpratan değil, tersine kendisinden yeni güçler kazanılan bir abu- hayat oluyor da ondan. Bunun en güzel örneği Muhsin Ertuğrul değil mi? Yolunun henüz ortasında olan Uraza da, hocası gibi ülkücü, yorgun, ışıklı ve başarılı bir meslek hayatı dileriz.

Haldun TANER

Ulvi bir halk aktörüdür. Rolünü kolay kavranılır biçimde büyük ve kolay çizgilerle çizer. Gözü her zaman Orta oyunu ile Karagöz’de aklı ise ölçüdedir. Bu yüzden bayağılığa düşmez. Aslında zor bir yoldur izlediği yol. Çam sakızı çoban armağanı sevgili ve sevimli arkadaşımın sahnedeki yirmi beş yılını bu bir iki satırla kutlamak ona uzun ve başarılı yıllar dilemek isterim.

Oktay RİFAT 

Ben Uraz’da sanat eri kişiliği gördüm. Yurdu ve dünyasıyla ilintili dost, arkadaş tiyatro dışında pek çok sorunlara yakından ilgili. Sanatına gelince Ulvi Uraz bırakın memleketimizi, çeşitli tiyatro merkezlerindeki ünlü birçok meslektaşına taş çıkaracak yetenekte bir tiyatro oyuncusu. Şayet fırsat düşsede yurt dışı turnelere katılabilse öyle sanıyorum ki kendine dünya çapı bir ün yapmakta zorluk çekmezdi. Nice yıllara nice başarılara.

Orhan KEMAL 

 “Bir sanat eri, bizim memlekette her şeyi kendi gücüyle yapar. Zorlukları yıka yıka ilerler. Karanlıklarla döğüşe döğüşe. Hele bir sanatçı ilerici olursa, hele tutuculara kul köle olmuyorsa, olmamışsa, onun güçlükleri birkaç misli artar. Bütün bu engelleri aşıp iyi bir güne varmak, bizim memleketimizde insan üstü çaba ister. Ulvi’nin yirmi beşinci yılını bulduğunu öğrenince içim cızzz etti. Demek yirmi beş yıldır dövüşüyor Ulvi.”  

Yaşar Kemal 

Abone Ol

Yeni sayılarımızdan haberdar olmak için
ücretsiz abone olabilirsiniz.