Sen yüzüme kapanan kapıların gürültüsünden duyamadığım o şarkıların karşımda duran nakaratı…
Yemin ederim gözlerin bin kere uçurum…
Nasıl söyleyeceğim sana saçlarını sevdiğimi?
…
Beklemenin bin yıllık tarihini yüzüme vurdular sanki.
Belki bir gün gelirsin diye bekledim seni.
Kanadı kırık bir kuş ölmeyecekmiş gibi penceremde.
Hiçbir rüzgâr üşütmeyecekmiş gibi şakaklarımı artık.
Ya da güneş ısıtmayacakmış gibi alnımı, hem de cumartesi günleri.
Seni bin kere bekledim bin kere yemin ederim.
…
Sen kendi cehennemini kendi elleriyle kurmuş bir adamsın demiştim sana.
Saat bin kere geceydi belki bin kere gece yarısı.
…
Alacalı bir kedi uydurmuşsun aklından
Ve masalsız uyutmuşsun onu.
Yalansız yaşamadığımı inkâr edemem sana.
En çok seni sakladım herkesten.
En çok sana yakıştırdım kadeh tutmayı.
…
Dışarısı kalabalık değilse sen sokakta yürüdüğün zaman,
Bil ki tüm dünya bana küsmüştür.
Bil ki ben tüm dünyaya karşı tek başına…
Bil ki bir gün daha yaşayacağım,
Fakat elbet bir gün öleceğim.
…