AYLAK DERGİ

Kategori: NUSRET KOSOVA

Sonsuz bir maviliğin içindeyim, mektupta adres yoktu biliyorum ve sen uzun uzun ağaçların hemen gövdesindesin, duyuyorum. Kokun burnumun ucunda yıllardır, bu deniz kenarı…

Gözleri kör olsaydı da ezbere bilirdi her milimini bu evin Beren. Kör olmadı, onun cezası da buydu: Hayatı boyunca görmek. Yaşadığı yüz yılda…

           Kokusunu içine çektiği esnada elinde tuttuğu demlikle ıslatıyordu dairesel hareketlerle kahverengi kahvesini… Suyun süzülüp inmesini bekliyordu ara ara…

“Elli beş!”  “Anlamadım?” “Elli beş kilo diyorum, hatta yanına yirmi bir gram daha yaz.” Haklı. Kaç kilo çeker ki bir yalnızlık diye sordu şair…

Beşiktaş’ın uzayıp giden sokağında, birbirlerine çarpa çarpa yürüyordu insanlar.Hiçbiri tanışmıyordu,ne çarpanı tanıyorlardı insanlar,ne de çarpışınca tanışıyorlardı.Bir telaş hali her birinde!Kimi sevilmeye kimi sevişmeye koşuyordu,kimileri terketmeye kimileriyse terkedilmeye…

Abone Ol

Yeni sayılarımızdan haberdar olmak için
ücretsiz abone olabilirsiniz.