Yemek: Taze Fasulye
Film: Bizim Büyük Çaresizliğimiz (2011)
“Oğlum, fasulyeyi böyle inlete inlete pişireceksin. Yeter lan adiler deyip suyunun son damlasına kadar salacak.”
Taze fasulye içine girdiği filmlere bir tanıdıklık hissi katıyor. Her evde pişebilen ve kimsenin hayır diyemeyeceği bir yemekle karakterler buluşunca, hikâye hemen yanıbaşımızda olup bitiyor gibi bir duyguyla yakınlaşıyor. Amerikan sinemasının hamburgeri, Avrupa sinemasının spagettisi varsa, pekâlâ Türk sinemasının da taze fasulyesi var denilebilir.
Bizim Büyük Çaresizliğimiz. Hem kitabı hem filmiyle tıpkı taze fasulye gibi ismini duyar duymaz tekrar dönmek isteyeceğimiz bir tazelik taşıyor adında. Müzmin yalnızlar Ender ve Çetin. Bütün rutinleri akşama ne yapıp yiyeceklerini düşünmekken, hayatlarının ortasına Nihal’in düşmesiyle uçar yarım akılları. Ender ile Çetin’in büyük çaresizlikleri, küçük mutfaklarında yemek pişirmeye başladıklarında ya da sofraya oturduklarında hafifliyor. Sinemada taze fasulyeyi en güzel yiyen Perihan Savaş’sa, en güzel taze fasulyeyi de bence onlar yapıyor.
