Sen, bana, siyah beyaz yüzünün bile bulanık göründüğü bir resim bırakırken
Ben bütün şiirlerimi bırakıyorum sana.
Birkaç kuruş da birikmişimi
O çok sevdiğin elmalardan alırsın belki ya da güvercinlerimize yem.
Bahar geldi.
Nisan yağmurlarını döktü
Kış ayazını yaşattırdı
Temmuz yaktı
Eylüldeki aşklar yaşandı
Yeni bir yıl
Yeni bir sürü yıl geçti.
Hiçbirinde yoktun.
Hiçbirinde yoksun.
Elimde bulanık resmin,
Her rüzgâra soruyorum seni,
Her yağmur damlasında arıyorum.
Kızma, gücenme, darılma, küsme
Avuç dolusu günler biriktirdim.
Geçecek biliyorum, geçecek
Ya geleceksin, ya geleceğim.
Yakındır…
İşte o gün,
Dünya yekpare olacak sevgi selinden.
Yetim çocuklar annelerinin kucağında büyüyecek,
Öksüz çocukların saçlarını babaları okşayacak.
Bağrıma bastığım gözlerinde yeni bir renk olacağız.
İşlediğim suretini yüreğimle sereceğim önüne.
Mahşer kalabalığında bile günaha girip seni arayacağım.
Üzüm buğusu nefesin, mendilimin sen kokan tarafında
Mumun ürkek titreyişi var içimde.
Musalla taşımı hazırlar gibi getiriyorlar haberini.
Gülüyor diyorlar güneşe çıkıyor,
Papatyalar topluyor saçlarına,
Yağmuru seyrediyor
O değil diyorum.
O değil
Çünkü sen papatya koparmaz, papatya büyütürdün biliyorum.