AYLAK DERGİ

GAYET DEMODE OLSA DA ŞİİR YAZMAK İSTİYORUM

GAYET DEMODE OLSA DA ŞİİR YAZMAK İSTİYORUM

Bakma başka kimselere
Acıtırsın canımı
Bu kurak yüreğime daha fazla ateş düşürme
Sevdama vurma kelepçe.
Ben kontrollü sevmeyi öğrendim
Yaşadığım hikâyenin hemen sonunu getirmeyi değil
Akışına bırakmayı öğrendim
Ve böylesini daha çok sevdim
Bütün bunları sen öğrettin
Acılar ve ahlar içinde öğrendim
Eyvallah…
İçimin acısına, gönlümün sızına bakma
N’olursun artık gözlerime de bakma 
Açık bir yaraydın, kabuklandın
N’olur kabuklarımla oynama.
Issız bıraktın soğuk zindanlarda
Beni daha fazla sürgün etme bilinmez cılız sevdalara.
Ben kışı sevmem
Ve sevmediğim halde hep yağmur olmuşumdur
Kış sisli olur, kömür kokar dik yokuşlar
Bacalardan duman eksik olmaz
Yüreğimizden de sevdalar…
Ben isterim ki hep olsun günlük güneşlik
Akşamları yeterdi bize hafif serinlik
Ovalar, dağlar ve bayırlar dolsun yeşillik
Sularımız ısınsın, Turgut Uyar’a selam salalım
Ustaya selam salmışken göğe bakmayı da unutmayalım.
Sen benim acemi yaşım ve gözyaşım
Geçmişim hatta sevilmeyişim
Ben artık geçmişi geçmek
Sevmeyi hak etmek
Gayet demode olsa da şiir yazmak istiyorum.
Kuyularımın dibi kör, dibi karanlık
Uçsuz hatta bucaksız.
Güvercinleri sal artık gökyüzüne
Bırak uçsunlar
Ayaklarına yazma bağlama
Zeytin dallarına o acımasız ellerini uzatma
Uzatma dudaklarını başkasına
Başkası çöl eder o gölleri
Ben yeşertirim bana gel
Bana gel seni avuç içimde beslerim.
Karanlık gecelerde parlarsın sokaklarımda
Biraz daha yaklaş, yaklaş aydınlatasın şavkın yüreğimi
Sinene dokunsun elim, sevdan kör eder gözlerimi
Gizle sevdanı ayın diğer yüzü gibi
Kimseler bilmesin sevdiğini ya da sevmediğini.
Yaralar biraz zaman alsa da iyileşir
Dudaklarımdaki bu dikişleri elbet biri çözebilir
Hatta kurutup zamanla yok edebilir.
Benim yazdığım kağıtlar yarım, kalemim kırık dökük
Daha fazla yazamam kalemim çabuk biter
Sen de, seni daha çok sevdiğim için gitmedin mi zaten?
Gözlerimde hasret var, gönlümde biraz sızı
İçim buruk, yüreğim kırık
Doğduğum yere yabancıyım
Sanki ömrüm boyunca senin yanında yaşamışım.
Yere düşen mermi kovanları gibi
Başka ten denemeleri
Soğuk ve plastikti bu zamana kadar dokunduğum kadın yüzleri
Hissiz ve sessizdi aynı zamanda sensiz.
Bir gönüle iki sevda sığmıyor
Kalıyor bir yanım hep eksik
Yazdığım mektuplar silik ve bitik.
Ben artık gurbet değil kavuş istiyorum
Saçlarım birinin ellerinde taransın istiyorum
Başımı artık yüzü eskimiş yastığı değil
Yaşı gelmiş dizlere koymak istiyorum.
Çok mu şey istiyorum?
Sadece hafif kavrulmuş biraz sevda
Bir duble mutluluk
Bir nefeslik de huzur olsun yanında
Çok mu şey istiyorum?

Abone Ol

Yeni sayılarımızdan haberdar olmak için
ücretsiz abone olabilirsiniz.