Metin Serezli ve Nevra Serezli dostlarım, meslektaşlarım, canlarım… ikisiyle de çalışma olanağı buldum. İkisiyle de çalışma şansına eriştim demek daha doğru olur sanırım. Nevra ile Şan Tiyatrosu döneminde Hisseli Harikalar Kumpanyası’nda çalıştım. Oyunun adına yaraşır biçimde Harikalar Kumpanyası’nın harikalarından biriydi, en harikasıydı belki de. Çok ışıklı, rengarenk bir varoluştur onun sahnede sergilediği. Cezmi Ersöz’ün Kırk Yılda Bir Gibisin hikayesi vardır ya, sanatçının, özellikle de tiyatro oyuncusunun insana biraz bunu hissettirmesi gerektiğini düşünürüm. Böylesi ancak kırk yılda bir gelirmiş gibi. Üç yıl oynadık. Bin küsur temsil verdik. O kadar güzel sahne arkası ilişkileri vardı ki, hep hayranlıkla izlemişimdir. Metin Serezli ile de Talihli Amele filminde çalıştık. Bir gazete patronunu canlandırıyordu. Hiç düz olmayan, siyah ya da beyaz olmayan, gri tonları olan bir karakteri asla yapaylaşmadan, çok hakkını vererek oynamıştı. Onunla da çok iyi anlaşırdık. İki arkadaşımın da sanattan başka sermayesi yoktu ve iyi insanlardı. Kristalize insanlardı. İnsanlardı daha doğrusu. Hep söylerim, çok uzun sözlerle küçük adamlar anlatılır. Büyük insanlara az söz yeter. Aynı mesleği paylaşmaktan onur duyduğum Metin Serezli arkadaşımı, yattığı yer incitmesin. Canım arkadaşım Nevra Serezli’yi ise daha uzun yıllar izleme mutluluğuna sahip olalım isterim. Saygıyla, sevgiyle…