Filmlerin Gerçek Babası
Efsaneler vardır. Anlatılır, dilden diler dolaşır. Öylesine büyür ki yüzyıllara sığmaz, Şarlo gibi.
Charlie Chaplin nasıl dünya sinemasının efsanevi ismi ve yüzyıllar da geçse unutulmayan bir sinema dehası ise Münir Özkul da benim için öyle.
Gelecek kuşaklar Türk sinemasının kültür/sanat insanlarını tanıdıkça ve onlara kucak açtıkça bu değerli sanatçı sanat gönüllerimizde hiç unutulmayacaktır.
Öylesine duru, öylesine yalın, sevgi dolu ama her hareketiyle tiyatro ve sinemamızın özünü kavramış evrensel bir oyuncu o.
O kadar çok filmde çalıştım ki kendisiyle ve öylesine mütevazı bir dosttu ki anlatmaya kelimeler yetmez. Ali ile Veli, Sev Kardeşim, Aile Şerefi, Tatlı Dillim, Feryat, Oh Olsun, Senede Bir Gün ve daha hatırlayamadığım birçok film.
Münir Özkul filmlerin gerçek babasıydı. Belki de ülkemiz halkına bir aile reisinin, bir babanın nasıl olması gerektiğini gösteren, eğiten, öğreten.
İnsan ne kadar yaşarsa yaşasın bir gün yok olacaktır. Gerçek sanat ve sanatçılar asla yaşadığımız dünyadan ayrılamazlar. Ürettikleriyle her yüzyıl bizlerle olurlar.
Dünya durdukça yaşayacak bir sanat insanı Münir Özkul.
Tıpkı Şarlo gibi.
Bizim için ondan da değerli.