ISTIRAP KOROSU
Kalabalıklar ve yalnızlıklar; saklananlar ve var olmak için zaman harcayanlar; sessizlik ve çığlık… Tezatlığın arasına sıkışıp kalan benzerlikler hiç dikkatinizi çekti mi? Aslında uzak gördüklerimize ne kadar yakından; yakın varsaydıklarımıza ise uçurumlar arasından seslendiğimizi işittiniz mi hiç?
En gerçekçi oyunlar mesafelerin hesabını yeniden yapmaktan doğuyor. Mesela her gün karşılaştığımız insanlarla olan tanışıklığımızın hesabı, uzaklardan duyduğumuz seslerin içimizdeki yankıları, arkadaş saydıklarımızdan düşman gördüklerimize giden en kısa yol. Bu mesafelerin ölçümünden çıkan yadsınamayacak sonuçlar var. Birbirimizi sandığımızdan daha fazla etkiliyoruz; gözlerimizi kaçırmak enerjilerimizin temasına engel olmuyor ve görece en önemlisi de aynaya bakmadığımızda arzularımız gizlenmiyor. Arzular apaçıktır; en gerçektir.
Kültür ve Sanat dünyasında 25. İstanbul Tiyatro Festivali’nde adım atan ve henüz dünyasında misafir etmediği seyircilerini 2023-2024 sezonunda da ağırlayacak olan Istırap Korusu da bazı hesaplamaların izinden selamlıyor bizleri. Oyun, ayrık hayatların ortak yaşamından geçiyor. Bir apartman hikâyesi… Bu apartmanın her kapısı farklı duygulara açılıyor. Duygular açıldıkça açılıyor ve sonunda her bir halka zincir gibi bağlanıyor birbirine. Güçlü, korkak, asi, sakin, tedirgin, özgüvensiz ve daha bir sürü benliğimizi selamlıyoruz. BAM İstanbul, yine en iyi bildiği şeyi yapacak bu sezon. Duyduğu küçük seslerden bir memleket korosu kuracak. İçimizden insanları dinleyeceğiz. Bazılarının bizden biri olduğuna inanmak istemeyeceğiz ama yine de gözümüzü alamayacağız izlerken…
Seyircinin Seyir Defteri geçen bölümünde başlığı “Seneye Bugün” oyunu için atmıştı. Gözünüzü bir an üzerinden alamadığınız dekordan bahsetmiştik. Sanıyorum ki bir sahnede dekor üzerine konuşmak için iki farklı seçenek mevcut. Bunlardan ilkini bir önceki bölümde konuştuk. İkincisi ise bugün üzerine konuşmamız gereken ve yeni dönem işlerin birçoğuyla, sezon boyu kıyas yapabileceğimiz bir yerden kendini gösteriyor. Neredeyse yok denecek kadar az dekorla, sahnede var olmak! Bu bir oyuncu için ip cambazı olmak kadar riskli ve haz verici. Öyle ki ipin üstünden mükemmel bir enerji ile geçip bütün alkışları toplayabilirsiniz veya ipten düşüp seyircilerle birlikte kaybolan enerjinizin arayışı ile oyunu tamamlayabilirsiniz. Istırap Korusu’nda Seda Türkmen ve Deniz Karaoğlu izlemeye değecek iki takım arkadaşı diyebilirim. Oyundan keyif aldıkları, sahneyi kelimenin tam anlamıyla paylaştıkları ve bu paylaşımdan ortak sonuçlar çıkardıklarını görmemek mümkün değil. Buradan şunu anlıyoruz ki; sahne kurmaca dünyaların merkezi ama gerçek duyguların egemenliğinde! Partnerlerin uyumunu yakalamak sanıyorum ki bir yönetmen için, bu kurmaca dünyanın kurulabilmesi için en iyi yönetim şeklini belirlemek gibi bir şey. Oyunun yönetmeni Murat Mahmut Yazıcıoğlu, bu dünyada birçok açıdan en iyi yönetimi sağlamış gibi görünüyor. Bunun yanı sıra hem Seda Türkmen hem Deniz Karaoğlu birbirinden farklı karakterlerle çıkıyor karşımıza. Her biri hem uzak hem de yakın çevresine; hatta bana sorarsanız kendilerine bile.
Bu apartmana uğramadan 2023-2024 sezonunu kapatmamak iyi bir tercih olur diyebilirim.
Oyunu ve oyunda en çok etkilendiğim kısım olan partner enerjisini özetleyerek kapatıyorum bu sayfayı: Samimi, görünenle hissedileni buluşturan bir hikaye…