Yıkıldı duvarlarım! Okuduğum tüm kitapların altında kaldım! Biliyorum, bir haziran ortası için fazla bu hüzün Yavru kediler süzülüyor kirpiklerimden Öksüzlükleri içimi dağlıyor! Ne…
Yıkıldı duvarlarım! Okuduğum tüm kitapların altında kaldım! Biliyorum, bir haziran ortası için fazla bu hüzün Yavru kediler süzülüyor kirpiklerimden Öksüzlükleri içimi dağlıyor! Ne…
Büyük bir şilep getirecek beni sana koparıp o sisli Pera sabahından Sorma, bilmem ne mevsim Şehrimin dişlilerine Balat’tan bir yağ damlayacak İsrafil miydi…
Mağarama gel Sevgili, Kime nasip olmuş bu çağda böylesi bir beklenmek? Ellerimi diktim beyaz orkide saksılarına, sen açacaklar Parmak uçlarımdan tomurcuklar doğuracağım gel! …
Bazı şeyler hiç değişmiyor Sevgilim, Benim hâlâ toplumsal kaygılarım var. Emekli albaylar gibi yağmurlu bir cam kıyısında, Trafiğe sebep olan belediye arabalarını şikâyet…
Bir nisan ortası Ayak bileğime uzanan ellerini seviyorum. Kahkahan doğurmadığım bir çocuk Gözlerin hayta, yaramaz, fokur fokur! İliklerime karışıyor. Az sonra güldürecekler yüzümü…
Baş harfinden adının Kuş vurmaz bir sapan yaptım Çünkü uçmalı kuşlar Ve üzerine düşeni yapmalı diğer tüm canlılar Sen beni sevmelisin o vakit …
Ah! Senin o vakur adam duruşların, Büyümüş taklidi yapışların… Yüzündeki izler, Çocuk gözlerine sakladığın hayalbaz kuyuların… Yok mu hani gelse elinden kaçacağın köşe…
Nuh’a gemi veren tanrı, Bize de kırmızı oyuncak bir kamyonet verir mi a dostlar? Alsak tüm çocukları doldursak kasasına Balonlar bağlasak aynalarına Sürsek…
Ben de bekliyorum Godot’u lakin emin değilimGodot muydu adı?Emin değilimArsız bir baobab gibi sarılmıştı içime kocaman elleriyleGözlerimi açıyorum, duvarlarımdaKapıyorum sol yanımdaHayır, hayır! Tam…
Yeni sayılarımızdan haberdar olmak için
ücretsiz abone olabilirsiniz.